Hinduizm, dünyada en fazla mensuba sahip dinler arasında yer almaktadır. Adından da anlaşılacağı gibi Hindistan ve çevresinde ortaya çıkmış ve yayılmıştır. Günümüzde Hinduizme inananların %80’den fazlası Hindistan’da yer almaktadırlar. Mistik bir din olan Hinduizm’de birçok tanrı vardır. Ancak bu tanrıların başını Brahman çekmektedir. Brahman’ın tanrılar arasında en büyüğü olduğuna ve evreni de onun yarattığına inanılır. Hinduizmin ne zaman ortaya çıktığı bilinmemektedir. Ancak binlerce yıldır var olan bir dindir. Her tanrının bir görevi vardır. Bir tanrı bereket verir, bir tanrı yağmur yağdırır veya bir tanrı ise evreni düzenler ve dengede tutar. Hepsinin ismi ayrı ayrıdır.

Tanrılarını çeşitli şekillere sokarlar. Sadece Brahman şekilsizdir. Onun dışında tanrılarının şekilleri vardır. Bu tanrılarının putlarını yaparlar. Bu putlara karşı dua ederler. Tanrıları için şölenler yaparlar. Bu şölenler neredeyse her ay olur.

Hinduizm’de bir peygamber yoktur. Aynı zamanda bir kitapları da yoktur. Kitaplarının yerine öğretileri vardır. İnsanlar dinlerini bu öğretilere göre yaşarlar.

Hinduizme göre insanlar doğmakta, ölmekte ve bir süre sonra tekrardan dünyaya geldiğine, yani reenkarnasyona inanılmaktadır. Ruh bir şekilde ölümsüz olur. O da ruhun olgunlaşması sayesinde gerçekleşir. Olgunlaşana kadar herkesin ruhu dünyaya geri gelir.

Hinduizm ile ilgili bilinen bir yanlış ise ineklere taptıklarıdır. Bu bilgi tamamen yanlıştır. Hinduizme göre inekler kutsal sayılmaktadır. Onlar rahatsız edilemezler ve öldürülemezler. Etler ve sütleri tüketilemez. Günümüzde Hintlilerin yaptıkları hareketler ineği tapıncak seviyeye getirse de bu düşüncede inek tanrı değil kutsal bir hayvandır.

Hinduizme göre Ganj Nehri kutsaldır. Her sene Ganj Nehri çevresinde festivaller düzenlenmekte, insanlar ve hayvanlar toplu halde bu nehre girmektedirler. Bu sudan içerek ve yıkanarak günahlarından arındıklarını düşünürler. Ölülerini yakarlar ve küllerini Ganj Nehrine atarlar. Ganj Nehrinin kenarlarında yakılan insanlara şahit olunabilir. Aynı zamanda bu nehirde insan cesetleri de bulunabilir. Ölüleri yakmak için yüklü miktarda odun gerekmektedir. Odunun bulunmadığı bölgelerde insanlar etleri kemiklerinden ayrılmakta ve hayvanlara yem edilmektedir.