Ey saçın zencîrini hoş tâ’bîr eder
envâr-ı rûyundan aceb tefsîr eder
Gerçi sidre müntehâdır kaddine nisbet değil
Nass-ı mi’râc zîrâ andan geçtiğin tezkîr eder
Aynı aynu’n-nûrunun meşhûru hak olduğunu
Âyet-i inkâr ehline tabsîr eder
Dest-i Hakk’a mazhar olduğun yed-i tûlâsının
(mâ rameyte iz rameyte) dinle gör takrîr eder
Nezd-i Hak’ta kadrini bilmek dilersen ümmetâ
Gel âyetin oku ne hoş takrîr eder
Cânı zulmette kalan erbâb-ı nâsûte salâ
Dinlesin bu na’tini fi’l-hâl anı tenvîr eder
Bahr-i ilminden anın bir katreye vâsıl olan
Câh-ı kalbinde maârif zemzemin tefcîr eder
Hayl-i cem’ine bakan ol server-i İskenderin
Cavk-ı cündünde siyâhı olduğun tefkîr eder
Şekve-i dârına mazhar oldu bulmadı felâh
Sünnet-i garrâsını her kim anın tahkîr eder
Bâb-ı kudrette anın bir lem’a eden iktibâs
Sûretü’n-nûru o kes her levhaya tasvîr eder
Kâf-ı nahvette afârît-idi abdâl-ı Kureyş
Mu’cize zencîresiyle gör nice teshîr eder
Gerçi sûret mağribinde gârib oldu ol güneş
Dem-be-dem can maşrıkında âlemi tebşîr eder
Gayret edip sa’y ile vehm ü hayâl mahcûbuna
Vasfını âşıklara her kûşede teşhîr eder
Rûz-ı ferdâ lutf ile binip semend-i himmete
Şefkatinden hem şefâat zeylini teşmîr eder
Na’t-i gül-zârında bülbül olduğum ucb olmasın
Lâ-cerem mahbûbunun zikrin kişi teksîr eder
Şemsî bilip aczini eder nuûtından sükût
Lîk dil müftîsi andan men’ ile tahzîr eder